top of page

The Loneliness of the Century

(EN) On February 6, 2023, Turkey experienced one of the most devastating natural disasters in its history. At 04:17 AM, a 7.7 magnitude earthquake struck the Pazarcık district of Maraş. Later the same day, at 13:24, a second major earthquake with a magnitude of 7.6 occurred in the Elbistan district of Kahramanmaraş. Both earthquakes occurred at relatively shallow depths of approximately 8–10 kilometers, making their impact extremely destructive.

The disaster is remembered not only for the destroyed buildings but also for the deep wounds it left in people's memories. The cold weather greatly increased the suffering of those trapped under rubble and those struggling to survive outdoors.

The earthquakes affected not only Kahramanmaraş but also a wide region including Hatay, Adıyaman, Malatya, Gaziantep, Osmaniye, Diyarbakır, Adana, Şanlıurfa, and Kilis. The destruction spanned approximately 110,000 square kilometers, almost the size of a small country.

According to official figures, more than 50,000 people lost their lives in Turkey, and over 100,000 were injured. More than 200,000 buildings were destroyed or heavily damaged, and roughly 14 million people were directly affected.

However, the officially announced death toll was widely considered unconvincing by many segments of society. The belief that the real number of casualties was being concealed deepened the collective grief.

During the first two to three days after the earthquake, the state’s search and rescue operations were delayed. In many areas, survivors had to rescue their loved ones from the rubble on their own. Aid reached rural villages and neighborhoods days after the disaster, and the delayed response of the state provoked widespread anger.

Another widely criticized issue was that aid collected by the Peoples’ Democratic Party (HDP), other political parties, NGOs, and volunteers was blocked by the state when being sent to earthquake-affected areas.

Asrın yalnızlığı

(TR) 6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye, tarihinin en yıkıcı doğal afetlerinden birini yaşadı. Sabah saat 04.17’de Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi merkezli 7,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Aynı gün öğle saatlerinde, saat 13.24’te bu kez Maraş’ın Elbistan ilçesi merkezli 7,6 büyüklüğünde ikinci büyük bir deprem daha yaşandı. Her iki deprem de yüzeye oldukça yakın, yaklaşık 8–10 kilometre derinlikte gerçekleştiği için yıkıcı etkisi son derece büyük oldu. Deprem, sadece yıkılan binalarla değil, aynı zamanda insanların hafızalarında açtığı derin yaralarla da hatırlanıyor. Havanın soğuk olması, enkaz altında kalanlar ve dışarıda hayatta kalmaya çalışanlar için acıyı katbekat artırdı.

Depremler, yalnızca Kahramanmaraş’ı değil; Hatay, Adıyaman, Malatya, Gaziantep, Osmaniye, Diyarbakır, Adana, Şanlıurfa ve Kilis başta olmak üzere geniş bir coğrafyayı etkiledi. Yıkım alanı yaklaşık 110 bin kilometrekareyi buldu ve bu ölçü, neredeyse bir ülke büyüklüğündeydi. Resmî verilere göre Türkiye’de 50 binden fazla insan yaşamını yitirdi, 100 bini aşkın kişi ise yaralandı. 200 binden fazla bina yıkıldı veya ağır hasar gördü. Toplamda yaklaşık 14 milyon insan doğrudan depremden etkilendi.

Öte yandan, yaşamını yitirenlere dair açıklanan resmi rakamlar toplumun geniş kesimlerince inandırıcı bulunmadı. Gerçek kayıpların üzerinin örtüldüğü düşüncesi, acıyı derinleştirirken, Deprem medyana geldiği ilk iki ve üç gün boyunca devletin arama-kurtarma çalışmalarında gecikme yaşandı. Birçok bölgede depremzedeler, enkaz altındaki yakınlarını kendi imkânlarıyla kurtarmaya çalıştı. Depremden etkilenen kırsal köy ve mahallelere günler sonra yardımlar ulaştı. Depremin hemen ardından devletin arama kurtarma çalışmalarında geç kalması, birçok kesimde öfkeye neden oldu.

Kamuoyunda eleştirilen bir diğer konu ise, Halkların Demokratik Partisi (HDP) başta olmak üzere farklı siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve gönüllüler tarafından toplanan yardımların deprem bölgelerine gönderilirken devlet tarafından engellenmesi oldu.

bottom of page